Evcil hayvanlar, kedi ya da köpek, bebek ve çocuklar ile aynı evde olmalı mı? Bebeğiniz doğmadan önce bir evcil hayvanınız var ise neler yapacağınızı biliyor musunuz? Çok sevdiğiniz bir kediniz ya da köpeğiniz var ve yakında eve bir de bebek gelecek. Tabii ki evcil dostunuzdan ayrılmayı düşünmüyorsunuz ama çevreden de birçok ses yükseliyor: "Bebekle evcil hayvan aynı evde olur mu?", "Hayvanın tüyleri bebek için zararlı değil mi?", "Sizin kedi/ köpek pek kıskanç! Ya bebeği de kıskanırsa?".
Sorular… Sorular… İster evinizde bir hayvan besleyin, ister bebeğiniz doğduktan sonra bir kediyi ya da köpeği sahiplenin; nelere dikkat etmeniz gerektiğini biliyor musunuz? Çevrenin "olumsuz” baskısını bertaraf edebileceğiniz, bu tarz sorulara da en doğru yanıtları verebileceğiniz önlemler bu yazıda…
Evcil Hayvanların Bebekle Aynı Evi Paylaşması
Öncelikle şu konunun altını çizmekte fayda var, evcil hayvanlar, çocuk gelişiminin en önemli parçasıdır. Aşıları tam, rutin bakımları yapılan kedi ya da köpeklerin çocuklara hiçbir zararı yoktur. Tam tersi yararı vardır ki araştırmalara göre evcil hayvanlar, çocukların bağışıklık sistemini güçlendiriyor; ufaklıkları, astım gibi alerjik hastalıklardan da koruyor. Köpeklerin salyalarında o kadar fazla antimikrobiyal madde var ki köpek kuduz olmadığı sürece bir ısırığı, insan ısırığı kadar zararlı değil. Siz evinizde nasıl bir evcil hayvan besliyorsunuz? Kedi? Köpek? Kuş? Balık? Öncelikle evcil hayvanların en az sizin kadar bebeklere ve çocuklara karşı hassas olacağını vurgulayalım. Hatta bazı cins köpeklerin bebek bakıcılığı için görevlendirdikleri de biliniyor. Dünyada pek çok örneği mevcut.
Kedi Tüyü ve Köpek Tüyü Kist Yapar mı?
En yaygın "yanlış” inanışlardan biri, kedi, köpek ya da kuş tüyünün kist oluşumuna neden olduğudur. Kedi ve köpek tüyü, insan vücudunda kist yapmaz; tüy üzerindeki parazitler kistlere neden olur. Düzenli parazit aşıları ve bakımı yapılan evcil hayvanların ne sizde ne de bebeğinizde ya da çocuğunuzda kist yapma olasılığı yok. Sıfır ihtimal! Şöyle bir örnek verelim: Marketten ya da pazardan aldığınız meyve ve sebzeleri iyi yıkamazsanız, bu tür kistlerin oluşma ihtimali daha yüksek.
Hamilelik ve Toksoplazma
Toksoplazma nedir? Siz de duymuşsunuzdur; kediden bulaşan bir hastalık yüzünden düşük ya da ölü doğum yapma hikayelerini… Bu açıdan hamileler, genellikle kedi köpek gibi evcil hayvanlardan uzak durmaya dikkat eder; bebek gelmeden evdeki evcil hayvanlarından vazgeçenler bile olur! Peki doğrusu ne? Kedilerden bulaştığı inancı yaygın olan bu hastalığın adı "toksoplazmozis”… Bu enfektif parazitler, kedinin dışkısı ile dış dünyaya atılır ve buradan diğer canlılara sindirim sistemi yolu ile bulaşır. Bir başka değişle enfeksiyonun insan ya da diğer hayvanlara bulaşabilmesi için ağızlarından girmesi gerekir. Kediler ise bu paraziti enfekte bir hayvanı (fare gibi) çiğ olarak yediklerinde alır ve sonra da yaklaşık iki hafta süreyle parazit, kedinin bağırsağında çoğalır. Takip eden dönemde kedinin dışkısı ile de dışarıya atılır. Atılan bu parazitlerin bulaşıcı olabilmesi için dış dünyada 24 saat geçirmeleri gerekir. Daha önce bulaşıcılıkları olmaz. Enfekte bir kedi yaklaşık 2-3 hafta süreyle dışkısı ile parazit atar. Bundan sonraki dönemde kedinin dışkısında parazit olmaz. Bir kere toksoplazma enfeksiyonu geçiren kedi, bağışıklık kazanır ve daha sonra yeniden enfekte olmayacağı gibi bulaştırıcılık özelliği de taşımaz.
Sokak kedileri de genelde bu enfeksiyonu yaşamlarının çok erken döneminde geçirirler ve bağışıklık kazanırlar. Bu nedenle büyük sokak kedilerinden enfeksiyon bulaşması da çok uzak bir olasılık! Çiğ etle beslenmeyen, yalnızca kuru mama yiyen ve sokağa çıkmayan ev kedilerinde ise hastalığın görülmesi olanaksız! Kısacası uzmanlara göre insanlara bulaşan toksoplazma enfeksiyonlarında kediler en az suçlanması gereken faktör... Yine de hassas davranmak ve toksoplazmadan korunmak için öncelikle hijyen kurallarına uyulması şart: Eller sık sık yıkanmalı, toprak ile uğraşılıyorsa eldiven giyilmeli, çiğ ya da az pişmiş (salam, sucuk gibi) et yenmemeli, çiğ et kesilen bıçak iyice yıkanmadan başka bir şey kesilmemeli, aynı şekilde çiğ et kesilen kesme tahtaları iyice yıkanmalı, çiğ sebze ve meyveler de mutlaka iyi yıkanmalı, ev dışında mümkünse yeşil yapraklı salatalar yenmemeli, pastörize edilmemiş süt içilmemeli, evdeki kedi kumu hamileler tarafından değiştirilmemeli, ev kedisi dışarı çıkartılmamalı, kedilere çiğ et yedirilmemeli.
Evcil Hayvanlar Çocukların En Yakın Arkadaşı Olacak
Evcil hayvanlarınızı evinizden atmayın! Gerekli önlemleri alın, aksine onların çocuklarınızın en iyi arkadaşları olabileceğini unutmayın. Diyelim ki dışarıda ya da misafirliğe gittiğiniz evde kedi/ köpek ya da herhangi bir evcil hayvan var. Hırçın ve asabi olmadıkları sürece bir sorun yok. En azından bebeğiniz bir yaşına gelinceye kadar sizin kontrolünüzde evcil hayvanları sevsin, asla onlardan korkmasın. Ayrıca küçük bebekler de evcil hayvanlara zarar verebilir. Bir balığı akvaryumdan çıkarmaya çalışabilir, kuşu çok sıkarak sevmeye çalışabilir. Dolayısıyla siz yanınızda olun, evcil hayvana nasıl davranılması gerektiğini öğretin. Eğer hayvanlardan korkuyorsanız, çocuğunuza bunu hissettirmeyin. Çünkü çocuk, aynı sizin gibi o hayvandan korkacaktır; hatta bu korku, ileride fobiye dönüşebilir ki siz de bunu istemezsiniz. Bu arada bir uyarı daha yapalım: Pek çok kişi bir hayvan sahiplenene kadar aslında kedi ya da köpek tüyüne karşı alerjisi olup olmadığını bilmez. Eğer alerjik bünyeniz varsa, özellikle solunum yolu alerjisi (rinit vb) yaşıyorsanız, dikkatli olmanızda fayda var. Bir hayvanı sahiplendikten sonra onu geri götürmek zorunda kalmak, hem çocuğunuzun hem de hayvanın hayatı için bir travma nedeni! Aile hekiminize danışın, çocuk hekiminizden de bilgi alın.
Evcil Hayvanların Çocuk Gelişimine Katkısı
Gelelim, evde evcil hayvan beslemenin yararlarına… Hayvanlar, çocukların dil gelişimini destekler. Çocuklar hayvanlar hakkında konuşmaya bayılır, öyle değil mi? Anne babalarına, arkadaşlarına, onlara neler yaptıklarını, onu nasıl beslediklerini tüm gün anlatabilirler. Hikayelerin, masalların başlıca kahramanları da hayvanlardır. Çocukların kendilerini ifade etmelerine katkıda bulunur; hayvanlar… Çocuğun sosyalleşme süreci kolaylaşır; onunla konuşur, mutluluğunu ve öfkesini ona anlatır. Ayrıca doğum ve ölüm kavramlarını da evcil hayvanlar sayesinde kolaylıkla öğretebilirsiniz. Diyelim ki çok sevdiği balığı öldü ve bu son derece üzücü bir durum! Balık öldükten sonra ona temsili bir tören düzenleyebilir, çocuğunuzu ölüm kavramına alıştırabilir, yeni bir balık alarak yaşamın devam ettiğini gösterebilirsiniz. Ayrıca aşıdan korkan bir çocuk için de evcil hayvanlar yardımcı olabilir. Kedi ya da köpeğin hastalandığında aşı olması gerektiğini, tedaviye ihtiyacı olduğunu öğrenir. Dolayısıyla empati kurar, doktordan/ aşıdan korkmamaya başlar.
Çocukların Özgüvenini Pekiştirir, Onları Sorumluluk Sahibi Yapar
Evcil hayvanlar, çocukların özgüvenini de pekiştirir, çünkü çocuk bilir ki kedisinin ya da köpeğinin ona ihtiyacı var. Mamasını, suyunu koyabilir. Görevi olarak görür. Çocuğun sorumluluk sahibi olması sağlanır; evcil hayvanın sorumluluklarını üstlenen çocuklar, onu sahiplenir, bağlılık duygusunu öğrenir. Çocuklara sevmeyi, yardımlaşmayı, empati kurmayı öğretmenin en "sevimli” yollarından biridir; evcil hayvanları sahiplenmek. Köpek gibi sadık canlıları besleyen çocuklar, hayvandan fazlasıyla karşılık aldıklarını görürler. Bu durum, diğer insanlarla olan ilişkilerini de olumlu yönde etkiler. Evcil hayvanlarla oynamak çok eğlencelidir; çocukların fiziksel gelişimi açısından da çok faydalıdır. Bebekler emekleme aşamasında kediye ya da köpeğe ulaşmaya çalışır. Yürümeyi de daha kolay öğrendikleri gözlemlenmiştir. Hırçın, asabi çocuklar evcil hayvanlar sayesinde sakinleşebilir. Öte yandan çocukların, evcil hayvanları oyuncak olarak görmemesi de gerekiyor. Çocuk, oyuncak ayısıyla evcil hayvanı bir tutmamalı. Sağlıklı bir çocuk-hayvan ilişkisinde, çocuk kendisi gibi olmayan ama bir "canlı” olan varlığın sorumluluğunun bilincinde olmalı.
Mahallenizdeki Sokak Hayvanlarını da Unutmayın!
Eğer evinizde kuş, kedi, köpek, balık besliyorsanız ne mutlu! Çocuğunuz da onunla birlikte fiziksel ve ruhsal açıdan sağlıklı bir şekilde büyüyecek. Siz yeter ki evcil hayvanlarınızın aşılarına, tuvalet eğitimine, tüy bakımı ve temizliğine dikkat edin, yeter. Evinizde bir hayvan beslemiyorsanız, imkanınız yoksa, sokaktaki, mahallenizdeki kedi ve köpekleri çocuğunuzla birlikte besleyebilirsiniz. Kuşlara yem verebilirsiniz. Anne ve baba olarak çocuklara hayvan sevgisini aşılamak bizim görevimiz.